top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıDilek Yılmaz

DÜNYAMIZIN KORUYUCU GÜCÜ “MANYETİK KUTUPLAR”

“Zıt kutuplar birbirini çeker, aynı kutuplar birbirini iter,” kuralını

biliyorsunuz değil mi? İki mıknatısı elinize alın, birbirine yaklaştırın kolaylıkla

test edin. Bakın bilimsel bir deney yaptınız bile. Mıknatısın kuzey ve güney

olmak üzere iki kutbu vardır. Aynı kutupları karşı karşıya getirdiğinizde hızla

birbirlerini ittiklerini, birini ters çevirip diğerine yaklaştırdığınızda ise

yapıştıklarını göreceksiniz. İşte dünyamızın da böyle kutupları var. Elbette

bunu da biliyorsunuz ama bilmediğiniz bir şey var: Kutupların etrafında oluşan

manyetik alanın bizi koruduğu.

Evet yanlış okumadınız, dünyamızın kuzey ve güney kutuplarının

çekim güçlerinden oluşan çok sayıda manyetik alan vardır. Bu manyetik

alanlar sayesinde dış uzaydan gelen birçok tehditten dünyamız korunur. Nedir

bu tehditler? En basitinden güneşten gelen yüksek güçteki radyasyonun

etkisinden bahsedebiliriz. Manyetik alanımız yüklü güneş ışınlarının

atmosferimize zarar vermesini engeller.



Araştırmamı yaparken öğrendiğim ve beni çok şaşırtan bir bilgi de var:

Dünya üstündeki kutupların coğrafi ve manyetik olarak ikiye ayrıldığı. Bu ne

demek peki? Haritalardan bildiğimiz kuzey ve güney kutbu dışında, az önce

yukarıda yazdığım gibi dünyamızın etrafını saran ve onu dış etkilerden

koruyan manyetik kutuplar var. Coğrafi kutuplar yerlerinde sabit kalırken,

manyetik kutupların yerleri binlerce yıl içinde hep değişmiş.



Başka ilginç bir bilgi daha gelsin mi? Dünya üzerinde yaşayan pek çok

canlı bu manyetik kutupları algılayabiliyormuş. Örneğin bazı deniz

kaplumbağa türleri yumurtalarını bırakacakları sahillere ulaşmak için bu

manyetik alandan faydalanıyorlarmış. Kuşlar göç yollarını ve bazı köpek

balığı türleri ise açık denizde yönlerini bulmak için manyetik alan algısını

kullanıyorlarmış. Manyetik alanlardaki değişimleri bu canlılar

anlayabilirlermiş çünkü bu değişimler öyle hemen bir iki gün içinde değil

binlerce yıl içinde yavaş yavaş gerçekleşiyormuş. Güzel haber! Yapılan

bilimsel araştırmalar biz insanların beyinlerinin de çevresel manyetik alanı

algıladığını göstermiş. Ancak milyonlarca yıl içinde değişen yaşam şartlarımız

ve buna uyum sağlayan bedensel özelliklerimiz nedeniyle bu yetimiz

zayıflamış.

Günümüzde uçaklarda, gemilerde hatta arabalarımızda ve cep

telefonlarımızdaki navigasyon (yön bulma) sistemleri dünyanın manyetik

alanından yararlanıyor. Ama az önce söylediğimiz gibi manyetik alanların

kutupları sabit olmadığı için bu sistemler dört ya da beş yılda bir değişiyor.


Son olarak en sevdiğim kutup ışıklarına gelelim. Bunlar dünyamızın manyetik

alanı ile güneşten gelen yüklü parçacıkların karşılaşması sonucu oluşur.

Rüzgârın da etkisiyle değişik şekillerde görünürler. Kutup ışıkları etkileyici

güzellikte bir doğa olayıdır. Yalnız bizim dünyamıza özgü de değildir.

Manyetik alana sahip başka gezegenlerde de gözlenir.


Yazıyı hazırlarken faydalandığım kaynaklar:

What If Show. What If Earth's Magnetic Field Disappeared? | What If Show. (10 Haziran

2020)

Bilim ve Teknik Dergisi, Haziran 2021

23 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

1 Comment


Kıpırtı Çocuk
Kıpırtı Çocuk
Dec 09

Harika bilgiler. Bütün çocuklar okumalı. Teşekkürler Dilekciğim.

Like
bottom of page