top of page
Ara
Yazarın fotoğrafıElif Bülbül

HÜGELKÜLTÜR MÜ? O DA NEDİR?


Hügelkültür ile yetiştirilmekte olan fideler (Kaynak:www.hugelkultur.com.au)

Merhaba Arkadaşlar,

Mart ayında Avrupa ülkelerine ihraç ettiğimiz kırk üç gıda ürününün yarısından fazlası

gönderildikleri ülkelerce kabul edilmemiş. Bunun nedeni bu ürünlerin içlerinde tarım ilacı

kalıntıları, aflotoksin denilen kanserojen madde ve hastalık oluşturan patojenik

mikroorganizmalar bulunmasıymış.

Bu ürünlerin bazıları; taze limon, kuru incir, fıstık, greyfurt, armut, nar, portakal, taze biber,kekik, maden suyu, asma ve defne yaprağıymış.

Avrupa ülkelerinde tarım ilaçlarının kullanımı uzun yıllardır yasaklanmış. Buna rağmen tarım ilaçları yine de Avrupa’da üretilmeye devam ediyor. Yasaklı olan tarım ilaçlarını ithal eden ülkeler arasında ne yazık ki ülkemiz de var.

Denetimsizlik, çiftçilerin yanlış kullanımı ve bilgisizliği gibi nedenlerle tarım ilaçları sebze ve meyvelere geçiyor. Bizler de onları yiyerek vücudumuza alıyoruz. Tarım ilaçları kanser yapıcı olduğu için sağlığımız için çok tehlikeli. Aynı zamanda doğamızdaki biyolojik çeşitliliğe

zarar veriyorlar.

Bu yazımızda tarım ilacı kullanmadan üretmek mümkün müdür, sorusuna yanıt aradık.

Araştırmalarımız sırasında 1962 yılında Almanya’da geliştirilen bir tarım uygulamasıyla

karşılaştık.

Hügelkültür ya da höyük kültürü adı verilen bu uygulamanın adı ilk defa Herrman Andrä’nin hazırladığı bir bahçecilik kitapçığında yer almış. Bu kişi büyükannesinin bahçesindeki odun yığınında büyüyen türlü çeşit bitkilerden esinlenerek bu yöntemi bulmuş.

Herrman Andrä’nin 1924 yılında Rudolf Steiner’e ait ilk organik tarım fikrinden esinlenmiş olduğu söylenmektedir.

Bu uygulama, toprağın kompost ya da çürüyebilir maddelerle karıştırılarak bir tümsek ya da tepecik oluşturma düşüncesi üzerine kuruludur.


Hügelkültür tümseği (Kaynak:Vikipedi)

A- Toprak ve odun karışımı B- Çim ve yaprak C- Kompost D- Bahçe toprağı


Hügelkültür uygulaması (Kaynak:Vikipedi)

Yukarıdaki görselde gördüğünüz odun parçalarının aralarındaki boşluklar yaprak, talaş, çim, toz haline gelmiş hayvan gübresi, kompost ile doldurulur ve sulanır. En üste bahçe toprağı (yaprak ya da kuru hayvan gübresi ile) olacak şekilde örtülerek arzu edilen fideler ekilir. Ekilenler ihtiyaç duyduğu azotu, nitrojeni, karbonu tümsekten temin eder. Bu tümseklerin su tutma kapasitesi yüksektir. O nedenle fazla sulama istemez.



Uygulama sonunda üstten görünüm (Kaynak:Vikipedi)

Yakın gelecekte yaşayacağımız kuraklık tehlikesini düşündüğümüzde Hügelkültür’ün bizlere fayda sağlayacağını düşünüyoruz. Daha fazlası için izleyebileceğiniz birkaç linki paylaşmak istedik.



Arkadaşlar, bahçesi olan herkes bu uygulamayı yapabilir. Doğal tarım aynı zamanda

topraklarımızın ilaçlarla zehirlenmesini önler. Toprağın canlılığını sağlayan türlü böcekleri

yaşatır. Yeraltı sularımızın temiz kalmasını sağlar.

Toprağın değerini önemseyen atalarımız ne demiş?

“Toprak Avuçlayan Altın Tutar”


29 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

1 Comment


Sevin Sezgin
Sevin Sezgin
May 21

Sevgili Elif Hanım çok düşündürücü, etkileyici, çevre sorunlarını önceleyen güzel yazınız için teşekkürler. Facebook'ta paylaşırken yetişkinlerinde okumasını önerdim.

Like
bottom of page