Bu sayımızda bir keman sanatçısı olan Emek Yalın Orhon’a mesleği ile
ilgili merak ettiğimiz soruları sorduk.
Mesleğinizi nasıl tanımlarsınız?
İç dünyanızı derinleştiren böylece dış dünyaya farklı pencerelerden bakabilmenizi sağlayan bir meslektir.
Mesleğinizle ilgili en çok karşılaştığınız soru nedir?
Bana en çok “Keman çalmak zor mu?” diye soruluyor. Profesyonel bir müzisyen olacaksanız yetenek, yatkınlık ve iyi bir müzik kulağına sahip olmanız gerekiyor. Keman çalmak zor demek yerine çalışmak sabır istiyor diyebilirim. Hayatınız boyunca rutin bir çalışma yapmanız gerekiyor. Keman çalıcısı olmak ömür boyu süren bir meslektir.
Mesleğinizi seviyor musunuz? Neden?
Mesleğimi seviyorum. Çalarken müzikle ilgili yeni renkler keşfetmek aklımı ve ruhumu her zaman zinde tutuyor. Keman çalışırken müziğe odaklanmak, yaşadığım pek çok sıkıntılı
halden uzaklaşmak ve yeni çözümler üretmek için bana alan açıyor.
Bu mesleği neden seçtiniz?
Aslında babam mesleğimi seçmemin sebebidir. Kendisi müzik öğretmenidir. Evimiz kendimi bildim bileli sazının ezgileriyle dolar taşar. Müziğe yatkınlığım olduğunu çok küçük
yaşlarımda fark etmiş. Beni bir müzik okulunun yetenek sınavlarına götürmesiyle mesleki
maceram başladı.
Kaç yaşında bu mesleğe başladınız?
On bir yaşımdan bu yana keman çalıyorum. Profesyonel meslek hayatıma ise yirmi iki
yaşımda başladım.
Bu meslektekilerin görevleri nelerdir?
Solo bir kariyerleri olabilir. Orkestralardan oda müziği topluluklarına kadar, çeşitli
büyüklükteki oluşumlarda çalabilirler. Farklı yaş gruplarına keman çalmayı ve müziği
öğretebilirler.
Mesleğinizin zorlukları nelerdir?
Zorluk mu bilmiyorum ama sahnede eseri iyi çalabilmek için sıkı çalışmamız gerekir. Bir
öğretmenim “Sahneye çıkarken çalacağın eserden yüzde yüz değil yüzde bin emin olmalısın.
Böylece sahne heyecanına en az şekilde yenilirsin.” derdi. Yine de zaman zaman bu heyecana yenildiğimiz olur. Bu da insanca bir durumdur. Aslında tam da bu konuyla ilgili Cheri Uegaki’nin yazdığı ve Qın Leng’in resimlediği “Hana Hashimoto, Altıncı Keman” isimli
resimli kitabı önerebilirim.
Mesleğinizi yaparken size en keyif veren şey nedir?
Konserlerde müzikle dinleyici arasında köprü olmak eğlenceli ve özel geliyor. Konser
seyircisinin yüzündeki gülümsemeye güçlü alkışlarının eşlik etmesi emeğinizin en mutlu
karşılığıdır.
Bu meslek sahibi olanların karakteristik bir özelliği var mı?
Sabırlı, azimli, çabuk pes etmeyen bir yapıda olmak önemli diyebilirim.
Küçükken bu mesleği mi hayal ediyor muydunuz?
İlkokuldayken hem okul korosunu yönettim hem şarkı söyledim. Müzik küçük yaşlardan
itibaren hep hayatımdaydı. Çocukken televizyonda “Pazar Konseri” diye bir program vardı.
Orkestra konserlerini, operaları izlerken keşke oradaki müzisyenlerden biri olabilsem diye
düşündüğümü hatırlıyorum. Orkestrada çalarken zaman zaman o günleri anımsayıp
gülümsüyorum.
Mesleğinizi değiştirmek istediniz mi? Neden?
Hiç bir zaman mesleğimi değiştirmeyi istemedim. Fakat keman çalmanın yanında başka
yeteneklerim veya yönelimlerim olup olmadığını hep sorguladım. Bu durum mesleğime bir
merakımı daha eklememe yol açtı. Çocuklar için öyküler yazmaya başladım ve onları keman
müziğiyle birleştirdim. Şimdi çeşitli platformlarda “Kemanla Müzikli Öyküler” projesi ile
çocuklara tek kişilik gösteriler sergiliyorum.
Bu mesleği tercih edersek neler yapmalıyız?
Bu mesleği yapacaksanız öncelikle seçtiğiniz okulun iyi olması gereklidir. İşini seven,
alanında yetkin bir enstrüman öğretmeninizin olması çok önemlidir.
Bu meslek ne kadar matematik içeriyor?
Müziği müzik yapan öğelerin temelinde matematik vardır. Matematik olmadan müzik var
olamaz.
Gelecekteki meslektaşlarınıza ne söylemek istersiniz?
Bu sorunuza on bir yaşındaki kendime de seslenerek cevap vermek isterim. Müzisyenlik yolunda yürürken pes etme ve kendin olmaktan ödün verme.
Teşekkür ederiz Emek Yalın Orhon, sizi tanımak çok keyifliydi.
Sevgili Emek ve Başak teşekkürler. Emek'in Sanat Kurdu yazılarını takip etmeyi unutmayın. 🙂
Sevgili Başak, sevgili Emek... Bu güzel söyleşi için çok teşekkürler... sevgiler. .